25 Temmuz 2012 Çarşamba

MELANCHOLİA


 Kenarda köşede bıraktığım, adam yerine koymadığım, hatta silmeye yeltendiğim filmlerden biriydi. Fakat seyredince beni çok mahçub etti, kiii ben buna bayılırım.


Filmde uzun bir düğün faslı var, sinemada seyreylemiş olsaydım -ki afişine bakıp, gitmezdim- herhalde ilk yarıyı düğün faslıyla kapatmışlardır. Aslında gördüğüm en güzel düğün organizasyonuydu. Neden benim böyle bir eniştem yok ( enişteyi de 24 ten biliriz) neden kimse bana böyle bir düğün yapmadı diye içlendim.


Filmde çok güzel, fotoğraf kalitesinde görüntüler var. Yani tamamı böyle. Bitip te çok hoşuma gidince araştırma gereği duydum, meğer yönetmeni lars von trier imiş, hakkını da gani gani vermiş...


Filmde psikolojik bir doğal afet durumu ya da onun gibi ilginç bir konu işlenmiş, bunu da ilk kez gördüm ben, hem konusu orjinal hem sarsıcı hemi de bittiğinde mal gibi ekrana bakakaldım daha da ayrıntı vermem , bence seyreyleyin, sizi de utandırsın...