29 Eylül 2011 Perşembe

İNTO THE WİLD (olmaz olsun böyle evlat)


Dün istirahatteydim, evde, vakit var, çocuk okulda, film izliyim dedim, demez olaydım, daha çok hasta etti beni bu film. Amerikalı ergen, sen fonda biriken eğitim paranı bağışla, cebindeki parayı yak, düş yollara. Neymiş, ailesinde sorunlar varmış, neymiş efendim, para çokmuş ta huzur yokmuş, Alaskaya gidecekmiş, doğada yaşayacakmış, babababbbbaaa baaaaa!!! Gene sinirlendim, sonunu da yazıcam bu gazla şimdi... Yani çocuk farklı, tamam, istemiyor, kariyerini de, sistemini de... İyi de bu ailenin ne oldu şimdi? Sen niye önlemini almıyosun maceralara atılırken? Wallahi çok kızdım. Ama seyredilmeli yine de, Sean Pean çekmiş bi kere, based on the true story, ikiii, çok etkiliyor kabul etmek lazım üüüççççç.....

21 Eylül 2011 Çarşamba

KOĞUŞ


Gerilim filmi olmadan olmaz dimi. Gerilimi ne az ne de çok olan bir film. Benim için sonu önemli idi eh işte tahmin ettiğim gibi bağlamışlar aşağı yukarı genelde iyi tahmin ederim :) hatta en son sevgili aylin baldızım enişte seninle film seyredilmez ya demişti. Neyse filme dönelim konu fena değil gerilim filmi için görüntüler çok güzeldi ama çok şey beklemeden seyrederseniz keyif alırsınız mutlaka.
Psikolocik bir gerilim filmi. Sonu saçma aslında ama filmdeki kızlar güzel seçilmiş ,kıyamıyor insan :)
Bu arada film boyunca neredeyse hiç gerilmedim ama son sahnede beni hazırlıksız yakaladı gıcık yönetmen kulaklığı filan atıyodum yani .

Ecük gerilmek isteyenlere tavsiye edebilirim ama seyretmesenizde hiçbirşey kaybetmezsiniz.

-by Frht-

KARANLIK CENNET



e fransız filmi işte çok şey beklemeden, vaktiniz bolsa ve çok film seyrediyorsanız izleyin bi zararı olmaz.ne iyi ne kötü diyebileceğim vasat bir film.iki tane ergen bir telefon buluyorlar ve sahibine iade etmek için peşlerinde düşünce kendilerini karışık işlerin içinde buluyorlar.çok tanıdık film senaryolarına benziyor ama sanal alem ile gerçek dünyayı birbirine karıştıran ve mutluluğu arayan insanları anlatması fena değil aslında.
tipik fransız filmlerindeki gibi gereksiz ve anlamsız bakışmalar bir yere bağlanmayan cümleler ve gereksiz detaylar.işte ben bunları seviyorum derseniz buyrun izleyin :)
ben yinede seyrettim ve beğendim aslında :) kafede çalışırken tamamen boş anımda sadece vakit geçirmek adına izlediğimden olsa gerek diye düşündüm bunları yazarken.
(afişide sansürledim haberiniz ola) sırf müşteri çekmek için böle afişler yapıyor bu hınzırlar siz aldanmayın :)

-by Frht-

AŞK VE KÜLLER


Sakın afişine aldanmayın filmde öle çılgın aşıklar yada erotizm filan yok ve kesinlikle yanlış bir afiş seçmişler böyle bir film için. Artık klasikleşmiş gerizekalı Hollywood aşk filmlerinden sonra adam gibi bir ilişkiler filmi yapabilmişler. İlişki diyorum çünkü aşk ilişkilerin başlangıç şekillerinden biridir bence.

Filmde oyunculuklarda çok güzel , yönetmende çok başarılı .film çok yavaş ilerleyen durgun bir film ama ancak bu şekilde anlatılırdı sanırım böyle bir konu. Aşk için verilen mücadele hiç abartılmadan aynen gerçek hayatta ki şekliyle anlatılmış. Aşk denilen kavramın hiç kimsenin etkisi altında kalmadan imzaya dönüşmesi ve yine hiç kimsenin etkisi altında kalmadan sona ermesi. Ve ne yaparsanız yapın kurtaramayacağınız türden bir ilişki.çünkü baştan yanlıştı her şey diyor filmde kısa ve öz.
Ben bu filmde erkek tarafını tutuyorum kesinlikle . izleyin bakalım millet sizce kim haklı , kim mağdur :)

-BY FRHT-


ama oğlan çok seviyor belli ya :) …………..

HESHER WAS HERE


Çok değişik bir film ama öyle ortalarda kalacak bir film kesinlikle değil ya hiç sevmeyeceğiniz yada çok beğeneceğiniz bir film yani klasik herkesin beğeneceği türden bir şey değil kesinlikle.İzlerken bu ne lan ne saçma film deyip yarıda bırakabilir yada du bakim nereye bağlıyacaklar diye merak edebilirsiniz ama en başından filmin aslında bilinçaltımızdaki bir karakteri anlattığını algılayabilirseniz mutlaka devam edersiniz.Eğlenmek istiyorsanız yada aksiyon sahneleri istiyorsanız hiç başlamayın derim :) başka filmler anlatırım ben size, filmin sonunda şaşıracağınız türden filmlerden de değil ama farklı bir şey izlemiş olursunuz.
Filmi izlerken ya ben bu hesher keratasını nerden hatırlıyorum diye çok düşündüm , zaten bende takıntıdır mutlaka çözmem lazım kim olduğunu , filme konsantre olmamı bile engelliyor bu huyum çoğu zaman ama bu sefer bulamadım internetten baktım hemen .Bizim hayta Inception'da di caprio arkadaşımızla beraber oynamış ama tanımamam da çok normal çünkü hesherdaki karakter çok baskın diğer rolüne göre adamın oyunculuğu ortaya çıkmış.Bu rolü bunun dışında oynasa oynasa Johnny Depp ve Brad pitt oynar, Onlarda az serseri değil hani. Ama oynamadıkları da iyi olmuş onlardan da sıkılmamış oluruz :) filmde bir deri bir kemik halde natalie portman bacımız var.birde o güzelim gözlükleri :)

-Filmde bir hesher var gitarı ve dengesiz hareketleri ile her şeye baş kaldıran
-Zor bir dönem geçiren ve kırmızı arabalarına kafayı takmış sevgiye hasret bir çocuk.
-Zor bir hayat süren silik ve ezik bir natalie portman .

Size düşende bu karakterlerin her birinin yaşadıklarını bilinçaltınızda kendinize benzetmek.
Haydi şimdi seyreyleyin bakalım ben şiddetle tavsiye ederim…

-by Frht-

14 Eylül 2011 Çarşamba

13

Şaşırtan bir film. Konusu özgün, sıkmıyor, tanıdık isimler var, kendinizi yabancı hissetmiyorsunuz, mesela bizim bir geyiğimiz vardır, adını hatırlayamayız önce filmin,
-şeyi seyrettinmi ya, çok iyiyidi, neydi adııı, ya tv'da da oynadı geçen....
-kim oynuyo?
-zencilerden tabiki morgın firimin, fransızlardaaaan
-kel kafalı mı?
-hıh! o.
İşte o 'kel kafalı' fransız var, tanıdıklardan, miki rork var ama benimde bu adama itirazım var. Bir insan evladı bu kadar mı çirkinleşir? Ben ortaokuldayken bunu beğenen kızlar vardı!!!

Filmi diyodum, ben beğendim, Ferhat, Aylin beğendi, Annem çok üzüldü, 'filim o, boşver' dedik, ama etkileniyo işte...